dabbetül-arz’in-rauf-adi,-tabakadan
TABAKADAN TABAKAYA
Şimdi yeniden toplu olarak İnşikak'ın İKİNCİ BÖLÜMÜ olan İTTESAK'ı sunalım:
"AND OLSUN O ŞAFAKA, VE O GECEYE VESAKA, VE AYDAKİ İTTESAK'A Kİ, SİZ MUTLAKA TABAKADAN TABAKAYA BİNECEKSİNİZ."
İşte şimdi gerçekten Ay'a ve diğer Kamerlere (Sıradaki gezegenlere) gitmek için "Leterkebünne tabekan an tabak" mübarek tanımı kullanıldığı anlaşılıyor. Diğer mealler bunu "Hâlden hâle" ya da "Bir durumdan bir başka duruma döndürülmek" biçiminde tercüme ederler. Oysa, görüldüğü gibi TABAKA ismi vardır ve Türkçe karşılığı KATMAN, KAT, KAT ETMEKLE YÜKLÜ OLDUĞUMUZ ARALIKLAR, KATMERLER ve EVRENSEL AŞAMALAR, ETAPLAR, EVRİMLER, FAZLAR'dır.
Dünyadan havalanan bir uzay aracı "Atmosfer tabakalarını" geçer. Sonra dış katmanlara (Tabakalara) ulaşır ve sonra da- felekleri aşar. Örneğin, Dünya ve Ay çekiminin birbirini dengeleyip eşitlendiği bir TABAKA vardır ki, buradaki bir araç, ne dünyaya ne Ay'a bağlıdır, doğrudan EVRENSEL ÇEKİME bağlıdır.
Sistemlerin menzilleri vardır. Ama iki sistem arasında bu TABAKALAR kat edilmezse o menzillere ulaşılamaz. Eğer buna "Bir durumdan diğerine binmek, hâlden ha le binmek" dersek, bu yorum değil yorgunluk olur. Çünkü bizlerin MUTLAKA tabakadan tabakaya bineceğimiz=Terkebünne (Terkebenne) ile açıklanmıştır. Terkebenne "Muhakkak bineceksiniz" anlamındadır. Kökü ise Rekibe'dir ve BİNEK olunan şeye BİNMEK, onu SÜRMEK, yönetmek demektir.
• Bu tabakalar bizlerin üzerinde "YUKARIDA" yer alır. Yani her birine tırmanılıp binilecektir. Her tabakaya insan teknik imzasını atacaktır. İşte yapay uydular tabakamız ki, bunlar dünyanın çekimine bağlıdır. Çekim alanı dışında yani Ay ile eşit çekim paylaşılan tabakaya da "Ara istasyonlar" kurulacak ve bir tabakanın daha keşfi gerçekleşmiş, o tabakaya insanoğlu bindirilmiş olunacaktır.
• Terkebünne ya da terkebenne "BİNDİRİLMEK, BİNMEK, SÜRMEK" anlamındadır. Merkeb gibi türevi üzerine binilen hayvan, binek hayvanı anlamında kullanılmaktadır. Rakib türevi ise sürücüsü, binicisi SÜVARİ'dir ki, yine "Kaptan pilotlar, Şefini Süvarileri" oluveriyor.
Yeniden "Tabakadan tabakaya" kelimesine dönersek, yine sayısız sır buluruz:
• Hem yer feleklerinin her birinin tabaka-tabaka olduğu bildirilmektedir, hem biyosfer atmosfer, magnetosfer gibi başka tabakalar olduğu bildirilmektedir.
• Gezegenlerin felekleri zikredilmiştir ki, bunlar SIRAYLA fethedilecektir.
• Tabaka, feleklerden başka, KADEMELİ roketlerimizin de işaretidir. Transit uzaya açılmanın, yani ara istasyonların da TABAK =KADEMELİ olacağını göstermektedir. Örneğin, Dünyadan bir ARA İSTASYONUNA sonra oradan Ay'daki bir istasyona ve daha sonra oradan Venüs veya Mars'daki bir istasyona "Gidebileceğimiz" menziller, felekler, tabakalar hâlinde Uzayın etapları demektir.
• Uzayın fethindeki bütün teknik aşamalar, Ok ucunun, mermi biçimini alması, bu mermi-ok biçiminin ebadının büyütülerek Jet-Roket biçimi alması; sonra bunların "MENZİL" denen birbirinden uzak tabakalara (Kısa, orta, uzun, kıtalararası gibi) iletilmesi de birer TABAKADAN TABAKAYA BİNME olayıdır.
• Böylece Menzilden menzile gidilecektir. Her menzil de bir Gök katmanına ulaşmaktadır. Sistemimizdeki gezegenler sırayla keşfedilince, artık sırada yakın yıldızlar TABAKASI yani "Bir gökten diğerine gidiş" söz konusu olacaktır.
• Paralel evrenler arasında giden bir "Evren yolcusu" ise yine tabakalar hâlindeki paralel evrenlerin bir tabakasından diğerine gitmiş olacaktır. Yâni Rabb'il âlemin'in Âlemlerinden birinden diğerine gitmiş olacaktır.
• Soyut astronomide ise bu evrenin katları arasındaki bir "Gezici durugörü" (mânâ âleminin keşfi) mâna ehlinin din performansıyla "Bedensiz astronomi" yapması küçük çapta mir'aclar, derecelerin yükselmesi, uzayın dolaysız keşfi gibi "Manevi tabakalar"
• TABAKADAN TABAKAYA BİNMEK, "YÜKLENMİŞ BİNEKLERLE" gerek yolcu luk etapları olarak kat etmek, gerekse teknik aşama olarak teknolojik evrimdir. Teknik aşamaya örnek olarak roketlerimizin giderek hızlanacağını, ışık hızına çok yakın hızlara ulaşınca "MADDE TABAKASINDAN" "ENERJİ TABAKASINA" bineceğimiz, hattâ bunu da aşarak Takyonik (SOYUT TABAKALARA) gidileceği ortaya çıkar.
• Işık hızına çok yakın uzay araçlarımız ise "TABAK" biçiminde olacaktır. Âyetin "Tabekan an TABAK" sırrı, bu UFO biçiminin de işaretçisidir. Nitekim onlara önce "UÇAN TABAK" (Flying Saucers) denmiştir. Uçan bu "Tabak" biçimi araçlar, insanın MADDE olarak en yüksek hız limitlerine ve gelecek çağların Kur'an tefsirine hitap etmektedir.
• Bunun yanında "Resulullah'ın mir'acında olduğu gibi" Arz-Arş arasındaki bütün TABAKALAR da yer alır. Burak ve Refref ise Resulullah'ın BİNDİRİLDİKLERİ'dir.
• Evren "TABAKALAR" halindedir. İnsan (Ölü ya da diri fakat) MUTLAKA TABAKALARA binecek, yükseleceği ya da aşağılanacağı yerlere kadar türlü tabakadan tabakaya bindirilecektir.
• Arz-Arş dizisi eserlerimiz, zaten bu sonsuzluk kulesinin katlan (Katmanları=Tabakaları"nın KAT edilmesi üzerine kurulmuştur.
.
.
.
….
https://hanifislam.com/mih/wp-content/uploads/2015/10/Arzdan_Arsa_2_Mirac_1.pdf
...
https://www.youtube.com/watch?v=sZcwomb24oM
Transaction
Created
2 weeks ago
Content Type
Language
video/mp4
az